10 Kasım 2009 Salı

YAGMUR SENFONİSİ YA DA YAĞMUR GÜZELLEMESİ

Cancan geldiğinde uyuyordu, yatırdım yanına uzandım, beraber beraber uyuduk...yağmur yağıyordu.

Uyandı , yemek yedik beraber beraber ...yağmur yağıyordu.

Kitap okuduk , kitaptaki köpeğin mamasını bana ikram etti. Ham ham etik beraber beraber...yağmur yağıyordu.

Hastaydı cancanım, çok azamadık, koşamadık koridorda...yağmur yağıyordu.

hep yağdı hep yağdı, her anımıza eşlik etti, tıp tıp camlara vurup kendini hatırlattı milyon kez , ben de ben de dedi Cancan'a ben de seviyorum seni.



Biz sürüp giden yaşamımızda bir Can'lık yer açtık sana. Ama sen sağdan soldan , arkadan önden genişlettin bu yeri ve kocaman bir yer kapladın yaşamımızda. Senin renginle daha bir renkli yaşamımız artık.

Nezahat Gökyiğit Botanik Parkında












Çooook azgın bir günündeydin. Her çocuk gibi ördekleri izlemek yerine sen onlarla gölde yüzmek istedin. Ah Cancan Ah.O elindeki cips var ya, başka bir çocuğun sana ikramıydı, daha doğrusu sen ikram etmek zorunda bıraktın heheheh.

Burası çok güzel bir park. Çocuk bahçıvanlar yetişiyor ayrıca, dilerim seninde bir gün burada bir hoby bahçen olur. Birlikte organik ürünler yetiştirmeyi deneriz.